Adalet Bakanlığının işe iade davaları ve bazı toplu iş hukuku davaları yönünden atlamalı…
Kıymetli Hocamın bir iki tespiti hakkında değerlendirme yaptıktan sonra konuşmama…
İkaleyle fesih anlaşması farklı şeylerdir. İşçinin “iş sözleşmemin, tazminatlarımı…
İstifa veya ikaledeki imzanın baskı altında alındığı iddiasının ispatı konusunda…
Tebliğde, objektif neden olmadığı halde belirli süreli olarak yapılan sözleşmedeki…
Mobbing nedeniyle iş sözleşmesini fesheden işçinin ihbar tazminatı talebinin kabul…
Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarıyla ilgili bir içtihadı birleştirme kararı…
İşçinin sık sık rapor almasın bağlı olarak geçerli nedenle yapılacak fesihte işçiden…
Asıl işveren-alt işveren ilişkisi varsa işe iade davasında taraf sıfatı sorunu çok…
270 saati aşan fazla mesai ücreti ödemiş olsa bile işçi açısından haklı sebep olur…
Şahin Çil: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Üyesi: Tüm katılımcıları tekrar saygıyla selamlıyorum. Ali Hocama da çok değerli tebliği sebebiyle teşekkür ediyorum. 141 sayfalık bir tebliği idi, çok kapsamlıydı. Çok teşekkür ediyorum. Ali Hocam ikalede makul yararla başlamıştı. Yani teklifin, sözleşme yapmak üzere icabın işçiden gelmesiyle, işverenden gelmesi arasındaki farkın ortadan kaldırılması gerektiğini söylemişti. Ama daire uygulamalarında “Burada işçiden geliyorsa teklif makul yarar aranmaz, ek menfaat gerekmez. Ama işverenden geliyorsa genel olarak 4 aylık ücret tutarında ek menfaatin yeterli olduğu kabul görmektedir”. Çok istisnai durumlarda; işçinin çok yüksek ücret alması, çok unvanlı bir işçi olması gibi durumlarda bunun biraz daha altında, yani 4 aylık ücreti bulmayan ek menfaatin de yeterli kabul edildiği kararlar olduğunu söylemem gerekiyor. Fakat Ali Hocamın anlattığı karardaki ifadeyi ben de okumak istiyorum. O TMSF’nin el koymasının ardından bir duyuru yapılmış, biliniyor. İşçi şöyle diyor; “Kadro azaltılmasına tarafım tabi tutularak, tazminatlarım ödenmek suretiyle iş akdimin sona erdirilmesine muvafakat ediyorum. Kendi özgür irademle bu yönde talepte bulunuyorum” diyor. Bu ifade bana göre de biraz sıkıntılı. Bir defa bütün buradaki iradenin işverende olduğunu gösteriyor bu durum. TMSF el koymuş, kadronun daraltılacağı çok net çok açık ve işverenin inisiyatifiyle iradesiyle yürüyen bu süreçte işçi, işverence başlatılan o adıma o duruma katılıyor gibi görünüyor. “Muvafakat ettiğimi” diye bir ibare de ekliyor. Burada işçiden geldiği konusunda benim de tereddütlerim var. Ali Hocamın bu konuda görüşüne katılıyorum. İkalede icabın kimden geldiğinin tespiti her somut olaya göre ayrı ayrı değerlendirilmelidir. İşe iade davaları bakımından yakın zamanda daire uyuşmazlık giderme toplantısında,…
Mobbing sebebiyle yapılan fesihte işçinin ihbar tazminatı talep hakkına dair tartışmaya…
Eylül 2020 tarihinde alınan Yargıtay ilke kararlarından birinde, yaş hariç emeklilik…
Oturum Başkanı: Ben teşekkür ediyorum Şahin Bey. Şimdi yukarıdan başlayalım.…
Av. Dr. Murat Özveri: Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Murat Özveri, Çalışma ve Toplum Dergisi. Ali Hocama korsan tebliğ sorma gereği bırakmayacak kadar nefis bir tebliğ sunduğu için özellikle teşekkür ediyorum. İki küçük sorum var. Birincisi sık sık rapor almak nedeniyle iş sözleşmesinin sona erdirilmesine ilişkin. Hocam, sık sık rapor almanın geçerli fesih nedeni olabileceğini söyledi. Benim anlamadığım şu, 18. madde’de ihbar önelilerine 6 hafta süre eklenene kadar hastalık ya da kaza nedeniyle geçirilen bekleme sürelerinin hiçbir biçimde geçerli fesih nedeni yapılamayacağına ilişkin bir düzenleme var. İhbar öneli süresini
İkinci sorum; yılda 270 saatin üzerindeki çalışma yasadışı çalışma değil midir? Yasadışı…
Oturum Başkanı: Evet, teşekkür ederim Murat Bey. Talat Hocam buyurun.…
Prof. Dr. Talat Canbolat: Teşekkür ediyorum. Talat Canbolat, Marmara Üniversitesi. Ali Hocama gerçekten hem sunumu hem doyurucu tebliğ nedeniyle çok teşekkür ederim. Çok da istifade ettim. Kendisiyle kürsümüzde bir müddet çalışma imkanı da buldum. En çetin sorunları kendisiyle çalışmak hem çok büyük keyif verir hem de hiç aklınıza gelmeyen birçok sizin önünüze yeni ışıklar yeni ufuklar açar. Bu vesileyle çok da keyif aldım. Şimdi Milli Komite’nin, yani 30 yılı aşkın meslek hayatımda bir defa tebliğ sundum. Ben de genellikle korsan tebliğ olarak aralarda sunuyorum, bu süre baskısı, ben epey not almıştım ama fazla aşmamaya gayret göstereceğim. Bu baskı feshi, ben o sunduğumtebliğde de Federal Mahkeme kararını buraya getirmiştim, Mustafa Kılıçoğlu başkan idi, nitekim ardından “Önümüzde böyle bir sorun var. Çok da önemli oldu bu” deyip karar verdikleri daha sonra telefonla açıp söylemişti. Şimdi baskı