KARAR İNCELEMESİ
(Aşağıda aktarılan karar, www.lexpera.com.tr veri tabanında yayınlanan kararlar arasından…
“…Somut olaya bakıldığında; dosya kapsamından, ceza dosyasından ve tanık beyanlarından,…
SORULAR/CEVAPLAR
Soru: Yukarıda alıntı yapılan Yargıtay kararına konu uyuşmazlığı eşya hukuku bağlamında inceleyiniz.
MK m. 730 uyarınca bir taşınmaz malikinin mülkiyet hakkını bu hakkın yasal kısıtlamalarına aykırı kullanması sonucunda zarar gören veya zarar tehlikesi ile karşılaşan kimse, durumun eski hâline getirilmesini, tehlikenin ve uğradığı zararın giderilmesini dava edebilir. Hâkim, yerel âdete uygun ve kaçınılmaz taşkınlıklardan doğan zararların uygun bir bedelle denkleştirilmesine karar verebilir.
Taşınmaz sahibi malını komşu taşınmazlar için tehlike oluşturacak biçimde kullanır veya bıraktığı takdirde verdiği zarardan dolayı kusursuz olarak sorumludur. Taşınmaz malikinin sorumluluğu haksız fiil sorumluluğunun bir uzantısı olup, şartları mevcut ise manevi tazminat talebinde bulunmak da mümkündür. Aynı şekilde, taşınmaz malikinin sorumluluğuna haksız fiil hükümleri uygulanır; zamanaşımı on yıldır. Taşınmaz malikinin sorumluluğu, tıpkı yapı malikinin sorumluluğu, adam çalıştıranın sorumluluğu gibi bir kusursuz sorumluluk türüdür. Taşınmaz malikinin ayrıca munzam kusuru varsa bunun etkisi tazminatta indirim sebeplerinin devreye girmesini engellemek ya da diğer tarafın müterafik kusurunu nötralize etmek olacaktır.
Tazminatı kim ister, kimden ister? Zarar gören, zarar verici taşkınlığı gerçekleştiren komşu taşınmaz malikinden ister.
Taşkınlığın gerçekleştiği komşu taşınmazda paylı mülkiyet ilişkisinin varlığı halinde, her bir paydaşın zarardan müteselsil sorumlu olup olmayacağı tartışmalı bir husustur. Doktrinde bir görüş bunların payları oranında sorumlu olması gerektiği görüşündedir. Buna gerekçe olarak ise, müteselsil sorumluluğun istisna olduğunu, yasada belirtilmediğinden payları oranında sorumlu olmalarını göstermektedirler. Buna karşılık, doktrinde bir diğer görüş ve Yargıtay ise paylı mülkiyet ilişkisinin taşınmaz maliklerinin müteselsil sorumluluğu kabul ediyor.
Taşkınlıkların gerçekleştiği taşınmazda bir irtifak hakkının mevcut olması ve komşu taşınmaza zarar verici etkinliklerin irtifak hakkı sahibi tarafından gerçekleştirilmesi irtifak hakkı sahibinin sorumlu tutulup sorumlu tutulamayacağı sorusuna da burada mülkiyet hakkından doğan yetkilerin kullanılmasından bahisle öğretide ve uygulamada olumlu yanıt verilmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davalıya ait arsa üzerinde, diğer davalı tarafından kereste ticareti yapılmaktadır. Davalılar arasında yapılan sözleşme uyarınca üçüncü şahıslara verilecek zararlarda, taşınmaz malikinin sorumluluğu ortadan kaldırılmakla birlikte bu anlaşmanın yalnızca tarafları bağlayıcı nitelikte olduğuna, bu itibarla taşınmaz malikinin, zarar görene karşı yasa ile düzenlenmiş bulunan kusursuz sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak, taşınmaz malikinin de diğer davalı ile birlikte davacı komşulara verdiği zararlardan dolayı sorumlu tutulması gerekir.